Keenetic'le Başarı Yolculuğu!

Keenetic markasıyla tanışmanız nasıl gerçekleşti?

Aslında Keenetic ile tanışmamız, akıllı ev çözümlerine olan tutkumuzun doğal bir sonucu olarak gerçekleşti. Noseri olarak biz, akıllı ev sistemlerinde konforu, güvenliği ve enerji verimliliğini bir arada sunmayı hedefliyoruz. Ancak bu sistemlerin kalbinde güçlü, güvenilir ve kararlı bir ağ altyapısı olmazsa, en gelişmiş cihaz bile işlevini kaybediyor. İşte tam bu noktada Keenetic karşımıza çıktı.

Keenetic’in sade ama derin teknolojik yaklaşımı, “IoT ekosisteminin omurgası” olabilecek kadar esnek bir yapıya sahipti. Bu da bizi çok etkiledi.

Keenetic ile ilgili bilgi aldıktan sonra ve yaptığınız araştırmalarla kafanızda oluşan fikir neydi?

İlk izlenimimiz açıkçası “Bu tam da bizim aradığımız şey!” oldu. Keenetic, bir yönlendiriciden çok daha fazlasıydı. Hem akıllı evlerdeki cihazların birbiriyle sorunsuz iletişimini sağlayabiliyor, hem de birden fazla lokasyona sahip iş yerlerinde merkezi kontrolü mümkün kılıyordu.

Bizim için önemli olan sadece bağlantı kurmak değil, bağlantıyı anlamlı hale getirmekti. Keenetic, bu anlamı bize sundu.

Keenetic ile ilk deneyimi yaşadıktan sonra ne düşündünüz?

İlk kurulumu kendi ofisimizde, onlarca farklı marka akıllı cihazla (Zigbee/Z-Wave) ağ geçitleri, Wi-Fi kameralar, akıllı kilitler, iklimlendirme sistemleri) gerçekleştirdik.

Genellikle saatler süren ve teknik bilgi gerektiren ağ yapılandırması ve segmentasyon işlemi, Keenetic'in mobil uygulaması üzerinden dakikalar içinde tamamlandı. Farklı cihaz grupları için farklı ağlar oluşturduk, her birine özel bant genişliği ve güvenlik kuralları atadık ve sonuç? Sıfır çakışma, sıfır gecikme.

O an şunu düşündük: "Bizim aradığımız şey, son kullanıcıyı teknik detaylarda boğmayan, ancak biz profesyonellere de bir sistem entegratörünün ihtiyaç duyduğu derinlikte kontrol imkanı sunan bir 'beyin' idi." Keenetic tam olarak bunu sağlıyordu.

Keenetic ile ilgili genel olarak ne söylemek istersiniz?


Keenetic, bizim için "bağlantı" kelimesinin yeniden tanımıdır. O, modern bir akıllı evin görünmez, ancak en kritik kahramanıdır.

Bir akıllı ev projesinde en pahalı sensörleri, en şık anahtarları veya en gelişmiş yapay zekayı kullanabilirsiniz; ancak eğer temeldeki ağ altyapınız bu cihazların "dilinden" anlamıyorsa ve aralarındaki diyaloğu kesintisiz yönetemiyorsa, tüm sistem en zayıf halkası kadar akıllıdır.

Keenetic, bu farklı dilleri konuşturan bir "ağ orkestra şefi" görevi görüyor. Sürekli güncellenen işletim sistemi sayesinde, bugün kurduğumuz bir sistemin 3-5 yıl sonraki siber tehditlere veya yeni nesil cihazlara karşı da güvende ve hazır olacağını bilmenin verdiği bir güven var. Bu, müşterilerimize sunduğumuz hizmet kalitesinin temel direğidir.

“Hayalinizde 4X4lük bir İnternet varsa ve bunu IoT ‘de etkili bir biçimde kullanmak istiyorsanız hiç tereddüt etmeden Keenetic tercih edin derim.”

Keenetic’i müşterilerinize önerir misiniz?

Önermekle kalmıyor, Noseri olarak bunu bir zorunluluk olarak görüyoruz. Akıllı ev projelerimizin standart bir bileşeni ve projenin "temel atma töreni" olarak konumlandırıyoruz.

Müşterilerimize her zaman şunu söylüyoruz: "Evinizi akıllı yapmaya, önce internet altyapınızı akıllandırarak başlayın." Evinize bir beyin ekliyorsanız (akıllı ev otomasyonu), o beynin damarlarına (ağ altyapısı) da aynı özeni göstermelisiniz.

Başarılı bir akıllı ev projesinin temeli, kusursuz bir ağ yönetimidir ve bizim için bu yönetimin adı açıkça Keenetic'tir. Müşterilerimizin teknolojiyle sorunsuz bir deneyim yaşamasını sağlayan en önemli güvencemizdir.